Karagöz, Hacivat’tan Alacağını İstiyor
Karagöz: Tak tak tak!
Hacivat: Hayırdır inşallah bu sahur vaktinde kim çalar ki kapıyı? Kim o?
Karagöz: Benim, ben Karagöz.
Hacivat: Allah müstehakını versin Karagöz’üm. Ne var, ne istiyorsun?
Karagöz: Alacağımı istiyorum Hacivat.
Hacivat: Karagöz’üm hiç bu vakitte alacak istenir mi?
Karagöz: İstenir Hacivat istenir. Eşyaları taşıttın, paranın yarısını verdin, beni kandırdın.
Hacivat: Ama ne yapayım Karagöz’üm, Nasrettin Hoca da öyle yapmış.
Karagöz: Sana yakıştıramadım Hacicavcav, bunu bana yapmayacaktın.
Hacivat: Karagöz’üm, istedim ki şu mübarek Ramazan ayında Nasrettin Hoca’yı da analım.
Karagöz: İyi madem Nasrettin Hoca’yı da andık, ver şimdi paranın kalanını.
Hacivat: Tamam Karagöz’üm. Sen şimdi git, yarın iftardan sonra gel, vereyim.
Karagöz: Peki şimdi gidiyorum, yarın iftardan sonra geliyorum.
Hacivat: Güle güle Karagöz’üm, güle güle.
* * *
Karagöz: Tak tak tak!
Hacivat: Kim o?
Karagöz: Ben Karagöz.
Hacivat: Ne var Karagöz’üm, ne istiyorsun?
Karagöz: İftardan sonra gel dedin ya, paranın geri kalanını verecektin.
Hacivat: Gözün aydın, senin parayı denkleştirdim Karagöz’üm.
Karagöz: İyi iyi, hadi ver de gideyim, teravihe yetişeyim.
Hacivat: Karagöz’üm yalnız biraz bekleyeceksin.
Karagöz: Ne kadar biraz?
Hacivat: Biraz canım, çok fazla değil.
Karagöz: Ne zaman vereceksin Hacivat?
Hacivat: Karagöz’üm diken tohumu ektim yola.
Karagöz: Ee ektiysen ne olmuş yani.
Hacivat: Dur anlatayım.
Karagöz: Anlat bakalım.
Hacivat: Şimdi bu diken tohumları büyüyecek.
Karagöz: Ee sonra…
Hacivat: Buradan koyun sürüleri geçecek.
Karagöz: Daha sonra…
Hacivat: Koyunların tüyleri dikenlere takılacak, ben de bunları her akşam toplayacağım.
Karagöz: Sen de yünleri satıp benim paramı vereceksin, öyle mi?
Hacivat: Dur Karagöz’üm, yün satmak o kadar kolay mı? Yünleri eğireceğim. Yumak yumak iplik olacaklar.
Karagöz: Sonra…
Hacivat: Sıra geldi örme işine. İster fanila ör ister kazak. Bütün çarşı pazar benim ördüğüm hırkalarla dolacak. Satışı sen düşünme, zaten önümüz kış. Hepsi gider kapış kapış.
Karagöz: Ee sonra…
Hacivat: Sonrası mı kaldı Karagöz’üm, ödendi gitti borcum.
Karagöz: Anlaşıldı Hacivat, senin adın bundan böyle Hocavat olsun. Beni de güldürdün ya, Allah da seni güldürsün.
Hacivat: Ya Karagöz’üm peşin parayı görünce gülersin tabi.
Yazan: Mustafa Ökkeş Evren