La Fontaine’den Masal Örnekleri
Dünyaca ünlü fabl yazarı La fontaine fabl örneklerini sizler için bir araya getirdik.
Kurtla Kuzu
Kurdun biri, ırmaktan su içen kuzuyu gözüne kestirmiş. Kuzuya bağırmış: “Sen benim içtiğim suyu niye bulandırıyorsun!” demiş.
Kuzu: “Ben sizin suyunuzu nasıl bulandırırım? Siz yukarıdasınız, ben aşağıdayım. Su yukarı doğru akmıyor ya!” demiş. Kurt sinirlenmiş: “Sen ne haddini bilmez bir kuzusun, seni ilk gördüğümde yemediğime pişman ettin” demiş.
Güçlü olanlar bahanelere sığınarak her zaman kendilerini haklı çıkarırlar.
Tarla Faresi ile Şehir Faresi
Bir tarla faresi bir şehir faresiyle arkadaş olmuş, bir gün birlikte yemeğe çağırmış. Ev faresi gelmiş, ama bakmış ki otla buğdaydan başka bir yiyecek yok. Hoşlanmamış. Tarla faresine: “A dostum!” demiş, “bu senin yaşamana karınca gibi yaşamak derler. Bense, önümdeki önümde, ardımdaki ardımda, bolluk içinde yaşarım. Sen benimle gel, bizim evdekileri paylaşır, ikimiz de mis gibi geçiniriz.” İkisi de hemen kalkıp yola düzülmüşler. Ev faresi arkadaşına sebzeler çıkarmış, buğday çıkarmış, incir, peynir, bal, yemiş çıkarmış. Tarla faresinin ağzı kulaklarına varmış: “Ben ne dedim de bu güne kadar tarlalarda kaldım!” diyerek dövünmüş. Tam yemeğe oturacakları sırada bir adam gelmiş, kapıyı açmış. İki fare, gürültüden korkup her biri bir deliğe girmiş. Gürültü dinince çıkmışlar, incirden tadacaklarmış, bu kez de başka biri odadan bir şey almaya gelmiş. Gene bir deliğe kaçmışlar. Bunun üzerine tarla faresi karnının açlığını unutup arkadaşına: “Dostum” demiş, “bana izin! Sen doyasıya yiyip içiyorsun, can besliyorsun, ama türlü türlü tehlikeler, türlü türlü korkular geçiriyorsun. Ben gene gidip buğdayımla arpamı yiyeyim: yoksul yemeğidir ama ne de olsa gönül rahatıyla yenir.”
Tilki ile Üzümler
Aç bir tilki bakmış ki çardaktan salım salkım üzümler sarkıyor, imrenmiş, yemek istemiş; yetişemeyince de: “Daha koruk bunlar, yenmez!” demiş.
Atasözü: Tilki erişemeyeceği üzüme koruk dermiş. İnsanlar da öyledir bir şeye erişemediler mi onu kötülerler.
AĞUSTOS BÖCEĞİ VE KARINCA
Ağustosböceği bütün yaz Saz çalmış, türkü söylemiş. Karakış birden bastırınca Şafak atmış zavallıda; Bir şey bulamaz olmuş yiyecek: Koca ormanda ne bir kurtçuk, ne bir sinek. Gitmiş komşusu karıncaya:
— Aman kardeş, demiş, hâlim fena; Bir şeycikler ver de kışı geçireyim. Yaz gelince öderim, Hem de faizi maiziyle; Ağustosu geçirmem bile. Ödemezsem böcek demeyin bana. Karınca iyidir hoştur ama Eli sıkıdır: Can verir, mal vermez. — Sormak ayıp olmasın ama, demiş; Bütün yaz ne yaptınız? — Ne mi yaptım? demiş ağustosböceği; Gece gündüz türkü söyledim; Fena mı ettim sizce?
— Yoo, demiş karınca, ne mutlu size; Ama hep türkü söylemek olmaz; Kışın da oynayın biraz.
ASLAN İLE FARE
Herkese saygı göstermeli elden geldikçe. Umulmadık kimselerden fayda görür insan. İşte bu, gerçeği anlatan bir hikaye, Daha nice bin hikaye arasından. Pençesi dibinde bir arslanın, Dalgınlıkla bir fare çıkıverdi. Bu fırsatı kullanmadı sultanı ormanın, Fareye dokunmayıp bir büyüklük gösterdi. Bu iyiliği boşa gitti sanmayın; Kimin aklına gelir ki bir an, Fareye işi düşer arslanın? Ama o da bir gün dışarı çıktı ormandan; Gitti tutuldu bir ağa. Ne çırpınma, ne kükreme … Kâr etmez tuzağa. Bay fare koştu; dişiyle arslanın ağını, Öyle bir kemirdi ki ağ söküldü nihayet. Sabırla zamanın yaptığını; Ne kuvvet yapabilir, ne şiddet. “İyilik eden iyilik bulur.” “Hizmet et benim için, hizmet edeyim senin için.” “İyilik iki baştan olur.” Jean de La Fontaine ( Çev.: O. Veli Kanık)
bende cok bunu beğenemedim
bence çok güzel olmuşşşşşşşşş
bencede çok güzel olmuş
Çok güzel olmuş işime yaradı sağolun
Ödevime çok yardımcı oldu teşekkürler ?
ödevime yardımcı oldu çok saol la fonteine selamlar 😀 😀
Süperdi yaa çooooook yardimci oldu Tesekürler 🙂 🙂
mükemmel çok güzel bayıldımmmmm:)